OZON NEDİR?

Ozon nedir?

 

Üç oksijen atomundan oluşan ve renksiz bir gaz olan ozonun, deniz kenarında ve yüksek yerlerde fırtına sonrası hissedilen tipik bir kokusu vardır. İsmini Yunanca'da koklamak anlamına gelen ‘’Ozein’’ kelimesinden alır.

Fırtınalardan salınan elektrik akımı ve güneşten salınan ultraviyole ışınları ozonun doğal oluşum yollarıdır.

Tıpta kullanılan ozon gazı ise özel jeneratörlerle saf oksijenden elde edilir.

 

Ozon tedavisinin tarihi hakkında bilgi verebilir misiniz? 

 

1840 yılında Alman Kimyager Christian Friedrich Schönbeintarafından keşfedilen ozon, etkili bir mikrop öldürücü olması nedeniyle gıdaların ve içme sularının dezenfeksiyonu amacıyla uzun yıllardır kullanılmaktadır. Ozon terapinin ilk uygulaması 1974 yılında Alman hekim Hans Wolff tarafından yayımlanmış ve yaklaşık 50 yıldır tüm dünyada sağlık uygulamalarında yerini almıştır.

 

Ozonun tıbbi etkileri nelerdir?

 

* Antioksidan özelliği olan ozon gazı hızlı bir şekilde plazmada erir ve kan hücrelerinin zarlarında bulunan doymamış yağ asitleriyle reaksiyona girerek serbest radikaller oluşturur. Bu serbest radikaller uyarıcı etki yaparak vücudun antioksidan sistemlerini devreye sokar.

* Bilinen en güçlü dezenfektan ve antimikrobiyal ajandır.  Bakteri, virüs ve mantarların neden olduğu enfekte yaralar ve hastalıklarda kullanılır. Birçok klinik araştırma ozon gazı tedavisinin viral hepatit, herpes ve HPV gibi virüs enfeksiyonlarında hastalık süresini kısalttığını göstermiştir.

* Doku oksijenlenmesini artırırarak dolaşım sistemini düzenler. 

* Kan sulandırıcı ve pıhtı giderici etkileri vardır.

* Antienflamatuar ve analjezik etkisi nedeniyle sistemik ve lokal uygulamalarıyla romatizmal eklem hastalıklarında ağrı ve enflasmasyonun giderilmesinde etkilidir.

* Metabolizma hızlandırıcı ve hormon düzenleyici etkisi vardır. 

* Kan lipitlerini ve kolesterolü düşürür. 

* Diyabet hastalarında kan glikoz düzeyinde ve HbA1c seviyelerinde azalma sağlar.

* Antioksidan sistem aktivasyonu nedeniyle detoks etkilidir.

* Kalp atım hacmini artırarak vücudun egzersiz kapasitesini artırır.

* Düşük konsantrasyonlarda uygulandığında vücudun bağışıklık sistemini aktive eder. 

* Anti-aging (yaşlanma karşıtı) etkisi vardır.

* Sinir ve beyin fonksiyonlarında iyileşme sağlar. Bu etkisiyle; yaşlanmayla artan zihinsel ve fiziksel performans azalmasına bağlı unutkanlık, konsantrasyon eksikliği ve denge sorunları gibi bulguları geriletir.

 

Ozon tedavisini uygulama yollarından bahseder misiniz? 

 

Ozon tedavisinin sistemik ve lokal olmak üzere iki tip uygulama şekli vardır.

Sistemik uygulama üç yolla yapılır. Bunlardan ilki majör ozon dediğimiz kan ozonlamasıdır. Yaklaşık 15-20 dakika süren bu işlemde hastanın kendi kanı özel olarak tasarlanmış ozon jeneratörüne bağlı kapalı bir set içine alınıp ozonlandıktan sonra tekrar aynı set içinden hastaya geri verilir.  

 

Minör ozon dediğimiz diğer yöntemde ise hastadan alınan 3-5 cc kan ozonlanarak intramuskuler (kas içi) enjeksiyon yoluyla hastaya geri verilir. Bu yöntem daha çok alerjik hastalıklar ve bağışıklık sistemini güçlendirmede kullanılır.

 

Bir diğer sistemik uygulama yöntemi ise rektal ozondur. Ozon gazı bu yöntemde bağırsak zarlarından dolaşım sistemine geçtiği için sistemik etkiler ortaya çıkarmaktadır. Bağırsağın enflamatuar hastalıkları başta olmak üzere sindirim sistemiyle ilgili birçok hastalıkta tek başına bir tedavi yöntemi olarak uygulanabildiği gibi var olan tedaviye destek amaçlı olarak da uygulanır. Oldukça konforlu ve ağrısız olan bu yöntemde ozon gazına dayanıklı olarak tasarlanmış tek kullanımlık tüpler ile uygulama yapılmaktadır.

Lokal uygulamalar ise kas içi, eklem içi, cilt altı ve torba ozon uygulamalarıdır. Diyabetik ayak, enfekte yaralar, kozmetik uygulamalar ve bölgesel incelmede (lipoliz) tercih edilir.

 

OZON TEDAVİSİ Hangi hastalıklarda kullanılır?

Kalp damar hastalıklarında

Romatizmal hastalıklarda

Hashimoto ve tiroid hastalıklarında

Virüs kaynaklı hastalıklarda (Hepatit B, Hepatit C, zona, tekrarlayan uçuklar)

Kanser hastalarında kemoterapi ve radyoterapi gibi kanser tedavilerinin etkinliğini artırıp yan etkilerini azaltmada

Bel ve boyun fıtıklarında

Fibromiyaljide

Depresyon ve kronik yorgunluk sendromunda

Obezite ve metabolik hastalıklarda 

Diyabet (Şeker) hastalığında 

Alerjik durumlarda

Ürtiker, egzema gibi cilt hastalıklarında 

Diyabetik ayak yarası gibi iyileşmeyen ve enfekte yaralarda

Kabızlık ve tekrarlayan ishal durumlarında

Parkinson, Alzheimer Hastalığı ve MS gibi nörolojik hastalıklarda 

Tekrarlayan genital enfeksiyonlarda

Kronik sistitde

Ülseratif kolit ve Crohn hastalığında

Astım ve kronik bronşitte 

Özellikle sporcularda egzersiz performansının artırılmasıda 

Alkol ve sigara kullanımının vücutta oluşturduğu tahribatın giderilmesi gibi birçok hastalıkta kullanıldığı gibi herhangi bir sağlık sorunu olmayanlarda da genel sağlık durumunun korunması ve sağlıklı yaş alma amacıyla önerilmektedir.